Endüstri devrimi ve seri üretim yöntemlerinin yaygınlaşmaya başlaması ile birlikte üretim ve kalite kontrol operasyonları birbirlerinden ayrıldılar. İsletmelerde, muayeneciler diğer isçilerin ürettiği ürünleri kontrol etmeye başladılar. Ancak, geri besleme belki gene mevcut olmakla beraber, gerçek kontrol fonksiyönu kaybolmaya yüz tuttu. Muayenecilerin yaptığı is, müşteriye (iç ve diş) hatalı malzeme gitmemesi için, ağırlıklı olarak ayıklamadan ibaretti.
2. Dunya Savaşını takibenden yıllarda Deming ve Juran in Japonya’yı arka arkaya ziyaretleri, Feigenbaum ve Juran’ın ünlü kitaplarının yayınından sonra kalite, firmaların yalnızca Kalite Kontrol bölümlerinin sorumluluğu olmaktan çıkmaya başladı. Kontrol çevrimi Deming tarafından yeniden düzenlendi. Kalite Kontrol dışındaki fonksiyonların (Pazar araştırma – satış – tasarım – üretim) katılımı ile kalite kontrol faaliyetleri isletme fonksiyönlarına dağılarak çevrimin motor gücünü oluşturdu.
Japonya, Ishikawa ile beraber yukarıdaki kontrol çevrimlerine yeni bir bakış acısı getirerek “kontrol” kelimesinin insanlar tarafından değişik şekillerde algılanmasının engellenmesi yolunda önemli bir adım attı.
Kontrol kelimesi Frederick Taylor tarafından ” planla, yap, gör “ (plan, do, see ) kelimeleri ile açıklanıyordu. Türkçede olduğu gibi, Japoncada da yalnızca bakmak-görmek anlamı olan Ingilizce ” see ” sözcüğü İngilizcede “işin planlandığı, olması gerektiği gibi yapılmasının sağlanması…” gibi bir anlama da sahiptir. Taylor’un tarifi, bu anlamı daha acık ifade edecek şekilde ” planla, yap, sonucu izle, sonuca Gore harekete geç ” (plan, do, check, action) olarak yeniden düzenlendi ve ünlü PUKÖ (PDCA) çevrimi doğmuş oldu.
Böylece, endüstri devriminden önceki kalite kontrol çevrimi, Deming’in orjinal çevriminin ilerletilmesi ile ve PUKÖ çevriminin ortaya atılması ile tekrar sağlanmıştır.
Bu çevrimlere çok benzer sekilde, Juran tarafindan da Kalite Spirali geliştirilmistir.